Ülkemiz kritik günler yaşıyor. Acı günler yaşıyor. Kısa bir süre önce iktidarı, afet bölgesini umursamazlıkla itham edenler, iktidarı milletin sorunlarına sırt çevirmekle itham edenler, yaklaşık 1 haftadır depremi de unuttular.
Her an her dakika kendilerine afeti siyasi malzeme yapanlar, bugünlerde depremi ve afeti ağızlarına bile almıyorlar. Afet bölgesinde çektikleri videolarını göremiyoruz.
Ne oldu?
Bu acıyı ne çabuk unuttunuz?
Bu acıyı ne çabuk görmezden gelmeye başladınız?
Hani içiniz kan ağlıyordu? Feryat figan bağırıyordunuz. Neredesiniz?
En azından afetin üzerinden 40 gün geçseydi. 40 gün YAS tutsaydınız? Afet bölgesini kendi PR çalışmalarına alet edenler bugünlerde siyasi ikbal derdine düştüler. “Bu koltuğu kendim için istiyorsam namerdim. Ben milletimin derdi ile dertleniyorum” diye koltuk peşine düştüler, sofra peşine düştüler, kontenjan peşine düştüler.
Bir çok kimse K.K kısaltmasının Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu bilir. Ancak K.K artık Kaos ve Krizin kısaltması. Yüzde 0.1 lik partilere verdiği kontenjan dağılımlarıyla Meral Akşener’i köşeye sıkıştıran K.K, “isterseniz masadan kalkabilirsiniz” dedi. Akşener de kalktı ve gitti. Ardından “kuyruklu yalanlar, dayatmalar, kirli pazarlıklar, kumar masası, noter masası , devşirme siyaset” diyerek soluğu basının önünde aldı ve masayı devirdi. Sonra TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALADI ve kuyruklu yalanlar, dayatmalar , kirli pazarlıklar ,kumar masası, noter masası , devşirme siyaset masasına geri döndü. KILIÇDAROĞLU’ nun Cumhurbaşkanlığını kabul etti ve İMAMOĞLU ve YAVAŞ’ ı da Cumhurbaşkanı Yardımcısı olmak noktasında mutemed olarak tayin etti.
Siyaset bu herşey olur. Herşey her an değişebilir.
Ancak TARİHE NOT DÜŞMEK açısından bu yazımda bazı noktaları da kayıt altına almak istiyorum.
6 ‘lı masa ve dışarıdan HDP desteği ile oluşan bu koalisyon bugün , ERDOĞAN karşıtlığı üzerine kurulmuş bir koalisyon olarak görülse de, iktidar olmaları halinde bu KOALİSYON bir birleştirme koalisyonu değil Türkiye’yi bölme koalisyonudur.
ABD senatosuna sunulan raporları , pentagona sunulan raporları bir okumanızı tavsiye ederim.
Zira henüz iktidar olmadan, birbirlerine çelme atan bu koalisyonun iktidar olduklarında ne tür oyunlarla birbirlerini ekarte etmeye çalışacaklarını varın siz düşünün.
Etkisiz ve yetkisiz olacağı söylenen Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğuna aday olan kişinin yanına verilen 2 icracı Cumhurbaşkanı Yardımcısının Atatürk’ün koltuğunda oturan kişiyi nasıl yöneteceğini , yönetemedikleri zaman memleketin ne hallere düşeceğini bir düşünün .
Diğer 5 liderin imzası olmadan karar alamayacak olan bu 3 lüyü diğer 5 liderin istedikleri zaman nasıl kilitleyebileceklerini bir düşünün.
% 49 a %51 seçim oranlarının konuşulduğu bu ortamda oluşacak meclis tablosuna göre , bu 5 liderin meclisi nasıl yönetebileceğini daha doğrusu yönetemeyeceğini bir düşünün.
1 Anayasa kitapçığı fırlatıldığında devalüasyon yaşanan ülkemizde , 6 liderden birinin bir karara imza atmadığı zaman , (bugünlerde yaşadığımız gibi) çıkabilecek krizin ülkeye nasıl ekonomik yaralar verebileceğini bir düşünün.
Bu proje ERDOĞAN’ ın çok ama çok ötesinde bir projedir. 14 Mayıs’ta yapılacak seçime kadar herşeyinizi ERDOĞAN karşıtlığı üzerine kurabilirsiniz. Ancak eğer bu 6+ HDPKK benzemezlerinin oluşturduğu KAOS ve KRİZ ülkemizde onarılması çok derin yaralar açacak.
Bugün gündemimizde olmayan ÖZERKLİK, TÜRKLÜK , FEDERE YAPI, EŞBAŞKANLIK, KOALİSYON, KAOS,KARMAŞA ve ETNİK TARTIŞMALAR ülkemizin gündemine yavaş yavaş girmeye başlayacak.
Bunların olmaması temennimdir. Ancak , bu 6’lı masa ile ilgili söylediklerimizi, HDP ile ilgili yazıp çizdiklerimizi nasıl uzun zaman önce ifade ettiysek , bunları da tarihe not düşmek adına kayıt altına almak önemlidir.
Tek isteğimiz ve arzumuz. Ne olursa olsun VATANIMIZ, MİLLETİMİZ ve DEVLETİMİZ VAROLSUN..